doğru olmak

Bedeutungen von dem Begriff "doğru olmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 7 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	doğru olmak	be correct v.
The sign means that the answer is correct. O işaret, cevabın doğru olduğu anlamına gelir. More Sentences
2	General	doğru olmak	be true v.
The spokesman confirmed that the report was true. Sözcü raporun doğru olduğunu doğruladı. More Sentences
3	General	doğru olmak	hold true v.
4	General	doğru olmak	hold good v.
5	General	doğru olmak	hold v.
6	General	doğru olmak	subsist v.
Idioms
7	Idioms	doğru olmak	hold true v.

Bedeutungen, die der Begriff "doğru olmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 87 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	doğru yolda olmak	be on the right road v.
2	General	bir yere doğru gidecek olmak	be destined for v.
3	General	tahmini doğru olmak	hit the mark v.
4	General	doğru yerde olmak	belong v.
5	General	doğru olup olmadığından emin olmak	make sure of v.
6	General	doğru orantılı olmak	be directly proportionate to v.
7	General	doğru pozisyonda olmak	be in the right position v.
Phrasals
8	Phrasals	bir şeye doğru eğik olmak	tilt to something v.
9	Phrasals	doğru dürüst bir şey olmak/haline gelmek	come to something v.
10	Phrasals	'-e doğru eğik olmak	tilt to v.
Colloquial
11	Colloquial	(bir konuda) doğru adres olmak	be (one's) man/woman v.
12	Colloquial	noktası noktasına doğru olmak	be spot on v.
13	Colloquial	en doğru yol olmak	be the way to go v.
14	Colloquial	(bir sona) doğru gidiyor/ilerliyor olmak	be headed for (something) v.
15	Colloquial	(bir şeye/yere) doğru gidiyor olmak	be headed for (something) v.
16	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on the way towards (something) v.
17	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on the way to (something) v.
18	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) one's way to (something) v.
19	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) one's way towards (something) v.
20	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on the way to something v.
21	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on your way to something v.
22	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on your way towards something v.
23	Colloquial	(amacına/sonuca) doğru epey yol kat etmiş olmak	be (well) on the way towards something v.
Idioms
24	Idioms	doğru zamanda doğru yerde olmak	be in the right place at the right time v.
25	Idioms	iyiye doğru bir değişim/gelişim olmak	be a change for the better v.
26	Idioms	doğru yolda olmak	go in the right direction v.
27	Idioms	(bir felakete vs.) doğru gidiyor/sürükleniyor olmak	headed for something v.
28	Idioms	(saat) doğru göstermek/olmak	keep good time v.
29	Idioms	(bir yöntemi izlerken) doğru yolda olmak	be on the right lines v.
30	Idioms	doğru yolda olmak	be on the right track v.
31	Idioms	-e doğru bir eğilim olmak	trend toward something v.
32	Idioms	doğru bir yeri olmak	be ideally placed v.
33	Idioms	doğru bir yere/konuma/pozisyona sahip olmak	be ideally placed v.
34	Idioms	doğru bir konumda olmak	be ideally placed v.
35	Idioms	doğru/ideal bir pozisyonda/pozisyonu olmak	be ideally placed v.
36	Idioms	doğru bir yer/konum/pozisyon olmak	be ideally placed v.
37	Idioms	doğru bir yerde olmak	be ideally placed v.
38	Idioms	doğru bir konumu olmak	be ideally placed v.
39	Idioms	doğru yolda olmak	cook on the front burner v.
40	Idioms	içinde bir şeyin doğru olduğuna dair his olmak	get/have the feeling (that...) v.
41	Idioms	içinde bir şeyin doğru olduğuna dair bir şüphe olmak	get/have the feeling (that...) v.
42	Idioms	(biri hakkında) söyledikleri sapına kadar doğru olmak	get (one) bang to rights v.
43	Idioms	(amacına, zirveye) doğru (epey) yol kat etmiş olmak	be (well) on the way to/towards (something) v.
44	Idioms	dediklerinin/yaptıklarının yarısı doğru çıkmak/olmak	bat five hundred [us] v.
45	Idioms	zirveye) doğru (epey) yol kat etmiş olmak	be (well) on one's way to/towards (something) v.
46	Idioms	doğru zamanda doğru yerde olmak	be in the right place at the right moment v.
47	Idioms	doğru zamanda doğru yerde olmak	be in the right spot at the right time v.
48	Idioms	doğru anda doğru yerde olmak	be in the right place at the right moment v.
49	Idioms	doğru anda doğru yerde olmak	be in the right spot at the right time v.
50	Idioms	doğru bir şey yapmış olmak	have the right idea v.
51	Idioms	iyi/doğru düşünmüş olmak	have the right idea v.
52	Idioms	sıralamada sonuncu veya sonlara doğru olmak	suck hind tit v.
53	Idioms	birinin (bir şeyi) doğru anladığından emin olmak	put somebody straight (about/on something) v.
54	Idioms	birinin bir şeyi doğru anladığından emin olmak	put straight v.
55	Idioms	birinin (bir şeyi) doğru anladığından emin olmak	set somebody straight (about/on something) v.
56	Idioms	doğru hissettiğinden, davrandığından, düşündüğünden emin olmak	put straight v.
57	Idioms	perspektifi doğru olmak	be in perspective v.
58	Idioms	doğru perspektifte olmak	be in perspective v.
59	Idioms	tamamen doğru olmak	be (right) on the money v.
60	Idioms	biri için doğru adres olmak	be somebody's man/woman v.
61	Idioms	dürüst/doğru sözlü bir kadın/adam olmak	be a man/woman of his/her word v.
62	Idioms	dürüst/doğru sözlü biri olmak	be as good as (one's) word v.
63	Idioms	dürüst/doğru sözlü biri olmak	be as good as your word v.
64	Idioms	hemen hemen/neredeyse doğru olmak	be close to the mark v.
65	Idioms	rahatsız edecek kadar açık/doğru olmak	be close to the bone v.
66	Idioms	yaklaşık olarak doğru olmak	be close to/near the mark v.
67	Idioms	neredeyse/hemen hemen doğru olmak	be close to/near the mark v.
68	Idioms	doğru/istenen sürede yapılmış olmak	be done to a turn v.
69	Idioms	doğru sürede pişmiş olmak	be done to a turn v.
70	Idioms	doğru yolda olmak	be on the straight and narrow v.
71	Idioms	bir şeye doğru yol kat etmiş olmak	be on the way to something v.
72	Idioms	bir şeye doğru yol kat etmiş olmak	be on the way towards something v.
73	Idioms	doğru/yanlış yolda olmak	be on the right/wrong track v.
74	Idioms	bir şeye doğru yol kat etmiş olmak	be on your way to something v.
75	Idioms	bir şeye doğru yol kat etmiş olmak	be on your way towards something v.
76	Idioms	doğru yolda olmak	be on track v.
77	Idioms	doğru yolda gittiğinden/ilerlediğinden emin olmak	keep on (the right) track v.
78	Idioms	doğru yolda olmak	take the right track v.
79	Idioms	doğru yolda olmak	take the right tack v.
80	Idioms	-e doğru gidiyor/sürükleniyor olmak	headed for adj.
Speaking
81	Speaking	hava limanından eve doğru dönmek/yol üzerinde olmak	we're on our way from the airport v.
Aeronautic
82	Aeronautic	(uçak) rüzgara doğru dönme eğiliminde olmak	weathercock v.
Marine
83	Marine	başı bir tarafa doğru olmak	head v.
Geology
84	Geology	(çatlak veya maden damarı) düşeye doğru eğilimli olmak	hade v.
Hunting
85	Hunting	doğru iz üzerinde olmak	carry v.
Slang
86	Slang	kesinlikle doğru olmak	be bang on v.
87	Slang	doğru düzgün işlememesine/çalışmamasına neden olmak	kack up v.